21 Şubat 2009 Cumartesi

bir ümit.


şimdi..
böyle düzlemleri, sarmalları, çizgileri ve çemberleri al, ovalleri ve yamukları da; topla, karıştır, dağıt, bırak mikado çubukları gibi, birden bire herhangi bir yere.
ve sana birşeyler ifade etmeli eserim, öyle mi, hatta neymiş? tam da içimdeki gibi?
hiç de öyle olmuyor. onlar saptırıyor, kaydırıyor, başkalaştırıyor.
yok ediyor ya da yoktan var ediyor, hangisi daha kötü karar veremiyorum bile.
o zaman:
"hani insanlar bizim onları gördüğümüz gibidir ya, ben böyleyim diye yırtsalar da kendilerini onları gördüğümüz kadardırlar sadece. gerçekten bana ait ne varsa içimden çıkarıp kelimesiz/yönlendirmesiz gösterebilmek isterdim sana."*
ütopik istekleri betim betim betimleyen cümleler de dahil buna, yazık ki.
keşke.
o vakit:
"sen simdi deliymissin, ben de akilliymisim. eskiden ben de deliymisim ama akilliymisim gibi davraniyomusum simdi. deliligimi bastiriyomusum cok fena. ama sendeki o cesur deliligi görünce seni kiskaniyomusum. cünkü ben deli olmaktan korkuyomusum. ama zaten korkmasam cesur olsam deli gibi davranmam lazimmis.....falan... "**
öyle miymiş? gerçekten mi? hakkaten mi? sahiden mi? valla mı ya? ha? rili?

Hiç yorum yok: