27 Mayıs 2008 Salı

hep konuşuyor, sürekli konuşuyor: durduramıyoruz |:|

i see teyzeS everywhere!! :kork:

bir teyzeyle 40 dk lık 169 bekleme süresince aynı bankı paylaşmak nedir bilir misin?
ah sen benimle konuşmuyorsun artık öyle değil mi, unutmuşum, o halde hep yaptığını yap,sus ve beni dinle!

dakikalarca 3draft (her biri 247 sayfa!) taşıyan kol, muhtemelen birkaç mm uzamıştır, dolayısıyla "yeter artık" mode: on teyzenin yarısını kapladığı banka yaklaşılır (nolur birşey söyleme teyze bak nasıl da yorgun ve bıkkınım bakışı gösterilip akabinde güneş gözlükleri takılarak -zira kendi deneyimlerime dayanarak şunu söyleyebilirim ki: teyzeler göz teması kurabildikleri insanlarla daha çok şey paylaşmaya meyilli oluyorlar.. güneş gözlüğü katılmaya gönüllü olmamanız muhtemel söyleşiden 100% korur demiyorum ancak bir miktar da olsa kalkan görevi görüyor blabla..) taşımaktan bıkılan ağırlık banka koyularak otobüs bir an önce gelsin yalvarışlarına başlanır.

bundan sonra olanlar (bir iki istisna hariç) yorumsuz..

*teyze saniye kaybetmeden "hava çok sıcak" muhabbeti açar
*sarfettiği birkaç cümleye rağmen hava muhabbetine cevap alamaz, akabinde "otobüs geç kaldı" muhabbetine geçer, cümleler havada uçuşmaktadır.. ekler ve ekler.. (eklemelerin sonu görülmemektedir..)
"bunlar hep böyle, bekletiyorlar bekletiyorlar sonra ikisi art arda geçiyor.. >: /.. şöförler oturup lak lak yapıyor çay içiyor sonra birlikte kalkıyorlar.. sorsan sabahtan beri birşey yemedim ben daha diyorlar, pehh.. >:/
>:/ (yüzü aynen bu modda, i am serious man!)
*teyze birkaç saniye öncesinde önümüzden geçen 25-30 yaşlarındaki -bir ayağı diğerinden bir miktar kısa olması nedeniyle topallayarak yürüyen- kadını kastederek : "şuna bak gencecik kız..." der
*teyze sıkılır, su içer, yüzü limon yemiş gibi olur.. teyze bir daha su içer > :(
*teyze bana bakar, rüzgarda uçuşan saçlarımdan başlar, ayakkabımın tabanınında bitirir bakışı
*başka bir "geleceğin teyzesi" 40 yaşlarında bir bayan, yanımıza yaklaşarak alakasızca "izmir muhteşem" der, teyze atlar "o kadar yer gezdim , izmir kadar sevemedim hiçbirini, belki burda doğduğumdan bilmiyorum.." : / geleceğin teyzesi ist dan, ist trafiğinden, ist un nasıl da "kocca bir köy" olduğundan bahseder, bütün cümlelerinde istanbul kelimesinin akabinde "felaket" i kullanır..

bunun üzerine bir ay içinde istanbula gidecek olan ve bilim insanlarının gerçekleşeceğinden şüphe duymaksızın bilimum haber programında üzerine açıklamalar yaptığı depremden delice korkan ben, "geleceğin teyzesi" nin her cümlesinde istanbul'un ardına felaket kelimesini eklemesinin bir işaret olup olmadığı üzerine kafa yormaya başlarım..

*teyze ve geleceğin teyzesi: izmir, trafik, otobüsler, şöförler vebenzeri konuların tümünde görüş birliğine erişir erişmez geleceğin teyzesi, teyzeyle konuşurken göz ucuyla (teyze olmanın birinci, kuralı etrafta olup biten hiçbir şeyi kaçırmamaktır) uzaktan takip ettiği "taksiye ortak binelim grubu"na ;"alsancağa mı? ben de geliyorum, bekleyin"der, taksiye biner ve uzaklaşır..
*teyze birkaç dakika önce iltifat delisi yaptığı izmir, izmir trafiğinin nasıl da yoğun olmadığı vebenzeri konular üzerine karşıt görüşler bildirir, bizzat kendiyle çelişir, ve saniye kaybetmeden eski yüz ifadesini takınır >: /
*teyze hangi otobüse bineceğimi sorar, buna kayıtsız kalamam, zira cümle . , ! ... ; : ile değil ? ile bitmektedir.. nezaketen cevap veririm : 169.. teyze konu üzerine birşeyler birşeyler söyler, hakkaten garip bir şekilde yarım saatten fazla beklediğimi farkeden ben "haklısınız, epey geç kaldı" der ve sessizliğime geri dönerim..
*teyze sıkılır, çantasından bir poşet çıkarır, içinde görebildiğim kadarıyla kuru birtakım meyveler bulunmaktadır, yer.. yer.. bana baka baka yer.. poşeti kapatıp çantasına koyar..
*yanımızda bekleyen bir kadın ve bir ergen diğer durakta duran otobüsün kendilerininki olduğunu farkeder, kadın koşarak otobüse gider, kız yavaş yürümektedir, teyze kendini tutamaz niye tutsun (teyzelerin herşey hakkında söyleyecek birşeyleri vardır) "genç olucak şuna bak.. koşmuyor, otobüsünü kaçıracak!!"
*ve teyze 40 dklık birlikte aynı bankı paylaşmamız süresi içinde gördüğüm en bomba hareketi yapar!! ön dişlerini çıkarır ve (teyze su içerken söz konusu dişleri görüp" uuuvv çok sağlıklı.. acaba o yaşa kadar yaşarsam benimkiler de böyle sağlıklı kalacak mı" şeklinde düşüncelere dalmıştım buraya kadar tamam çıkardığını görünce "dişler fazlaca muhteşem görünüyordu gerçek olmamaları şaşırtıcı değil" diye düşünürken..) dişlerde kalan -muhtelemelen bir süre önce yediği kuru meyvelere ait- küçük parçaları elleriyle temizler, bununla yetinmez ardından aniden birkaç gün aç kalmış insan görünümüne bürünerek söz konusu takma dişleri DELİCE YALAR > : P
:kusacakmış gibi ol: teyze bu hareketleri iki kez daha tekrarlar!
*nihayetinde teyze, 169dan vazgeçerek benzer bir güzergahı takip eden başka bir otobüse binerek çok uzaklara gider.
güle güle..

ardından 5 dk kadar daha bekledim, bir eshot şöförü görüp "afedersiniz, 169 burdan geçmiyor mu?" sorusuna "yok, onlar şurdan geçiyor artık" cevabını aldım
:delirecek gibi ol:
>:/

Hiç yorum yok: