
bak canım bu muhteşem bir yaz akşamı.
ben, yazların hastasıyım. vıcık vıcık olmak da dahil yaz ve yaza dair herşeyi çok çok severim. karpuza bayılırım misal. ellerim buruşana kadar yüzmeyi, "of ne sıcak lan" demeyi, geç gelen karanlığı, güneşte kremsiz kalınca kızaran yanakları(mı), günlerce tek bir bulut görmemeyi, sahilde çimlerin üstünde oturmayı, ağustos böceklerini, en çok da temmuz dönemini çok çok severim. ama öyle bildiğin gibi değil, baya baya severim. bak aşığım ben yaza, tamam mı.
yazları komik, neşeli, mutlu, tam kapasite gülümseyen, iyimser, hareketli, enerjik, umutlu, normal ebatlarda, parıldayan, yanına yaklaşılabilir-sevilebilesi biriyimdir.

bak bu da kış.
kışlardan hoşlanmam, gerekirse nefret ederim. kapalı havalar ve güneşsizlik içimi sıkar. üşümekten, üşümenin getirilerinden ve götürülerinden, yağmurlu bol rüzgarlı buz gibi havalardan falan haz etmem. kışa dair sevdiğim bir şey varsa o da brokolidir, belki bir de lahana sarmasıdır.
kışları sıkıcı, depresif, balık etli (gelsin kilolar), gıcık etme/olma tam güç, karamsar, itici, bekleyişlerde, zaman zaman sönük zaman zaman aşırılık seviyesinde (bir şekilde) ilgi çekici (iyi anlamda olduğunu sanma), uzak durulası insanın tekiyimdir. (kışları da komiğimdir ama o ayrı, konudan sapmayalım)
so what baby?
kışın yanımda kalanlara, teşekkürler :)
2 yorum:
yaz akşamları gibi günlerimiz yani gündüzlerimiz olsun
muhteşem dönem geliyor sn pudra (btw,iyi dilek için tşkkr ediyorum) 5ten geriye sayıcam ve aynen dediğiniz gibi olucak bir süre herşey, şahsen ben olacaklara karşı koymamakta kararlıyım :)
Yorum Gönder