19 Aralık 2007 Çarşamba

aynen böyle, iştee..

karanlıktı. hem de çok soğuk. çok üşüdüm, omuzlarım ağrıyordu-kendilerini yukarda tutmak-kasmak yoluyla ısınmaya çalışırken.. minik ayak sesleri duydum, yoo sesler değil ayaklar minikti, nerden anladın deme hemen, bir kez de soru sormadan dinle. anladım işte, anlarım ben.. :)

beni takip ettiğini sandım, günler olmuştu görüşmeyeli, keyifle şarkı söylediğini duydum durunca (durdum ve ayak sesim kesildi, meğer ne şiddetli basıyormuşum yere, birden durdum ve sessizlik sesle yer değiştirdi)

+oo, wildcat nabersin, nerelerdesin yahu..
-mır......mır- mırmırmırr...(şarkısını bitirdi önce, canım benim) bana mı dedin?
+ahahha.. tanımamazlıktan gelmeler mi, yoksa küs müyüz :)
-seni hatırlamıyorum, beni lafa tutma gitmem gereken bir yer ve yapmam gereken şeyler var, mırrrrrrrrrr.... ben meşgul ve sevilen bi "herifim"
+yok ya.. :) peki bakalım, tam kıvama gelmişsin ya neyse canım, iyi geceler..
-mırımır.. sana da.. mmm..(şarkıyı başa sardı)mır...mır.......mırmırmırrr.........

sola döndü karşılaştığımız her seferde yaptığı gibi. bir gün evine uğrayıp bir kupa kahve içmeli diyorum.. belki kırk yıl hatrı kalır da beni tanımamazlıktan gelmez böylece.. canım benim

not: köşeyi dönmeden önce başını çevirip bana baktı, gülümsediğine herşeyine bahse girerim..
dediğim gibi: canım benim.. :)

Hiç yorum yok: