22 Haziran 2009 Pazartesi

boy(Z) do(es)n't cry

failed.
tarihe geçen 3.failure akabinde bir boşluk, aceleyle "defedilmiş" şeylere ait, olmamaları gereken yerlerden atılmışlar olmamaları gerekliliği esas alınarak.
geçmişe mazi mi diyorsunuz?
ilk aşamada, henüz mevcut durum sıcakken, burda "efendim?" diyoruz "biz".
o kadar yağmurun ardından garip karşılamamak lazım aniden beliren bu coşkun nehri. ki o bizi "sen ve ben"e çevirir aniden ve yeniden. neyse ki (?).
okunmamış onca sayfaya rağmen, bu kitap sıkıcı diyebiliyor insan. kötü girizgahlar, kötü cümleler, negatif sonuçlu testler, akabinde. kötülüğü tazeliğinden, "henüz"lüğünden ve bunun gibi başka bazı şeyler. joker blöftü (jwabaiwad), baştan kullanmayacağın hesap edilerek verildi farkedemedin mi? ufak göreceli hataları uzun ortaklıklar akabinde affetmek daha kolay, hiç kimse sana söylemedi mi?
yapılan yanlışlar sınıflandırılmış alanlar dahilinde olunca..
o halde, elimden bu kadarı gelir, çoktan etiketlenilen, dahil edilen, sıradanlaşan bir sen.


elim frenin üzerinde olduğu sürece kayıp gidemeyiz bu bomboş bu güvenli bu temiz yolda bile. huzursuzca ilerlemektense olduğum(uz) yerde durmayı-dikilmeyi-saymayı-beklemeyi (hayır, beklemek değil) yeğlemek, olan - "biten".

Hiç yorum yok: