27 Mayıs 2009 Çarşamba

bir küçük denizatı

hani bir bakmışsın ki iki basamaklı yıllara ulaşmış muhabbetli sevdiğin kişi başka bir dile geçmiş bunca zaman sonra, ne dese fransız kalırsın, gülmek az gergin-boş sessizlikler çoğullaşır hani bundan böyle?
birikmişleri kime vereceğini şaşırır, önüne çıkan ilk selama, garip bir heyecanla, anlamlandıramayacağı, bağışıklık kazanmadığı cümleler sunar, afallatır, korkutur kaçırırsın ya hani.

farkındalık anları çok acı veriyor. bütün parçaları birleşiyor ve hep bir ağızdan acı çekiyor, ağlıyor sonra, sonra sakinleşiyor ve yalandan yaşamaya devam ediyor. bunu yapmak zorunda.

gördüğünü arkaya at.
farkettiğini arkaya at.
yarına bırak bugünün işini.
günü kurtarmaya bak.
bırak bunu o düşünsün.

bir ilişki (arkadaşlık aşk, her türlüsü) mucizevi olarak muhteşem başlıyorsa kork ondan, yo, en iyisi mi kaç, arkana bile bakma.

Hiç yorum yok: