aralık '07

+japonya da parmak izi şeklinde kocaman bir yapı var. gördüm onu, devasa birşeydi, sanırım sadece metalden yapılmış, biraz dart tahtasını andırıyor.
-nerenin acıdığını göstermezsen sana yardım edemem.
+sana söylemiştim, bazı rakamların renkleri vardır; mesela.. 6 turuncu, 2 kırmızı, 9 siyah, 3 yeşil ve 4 mavidir. rakamların sonuncusu bitişin karanlıkta kalmış kapısı, kapandı. çok mu çabuk harcandı sence? (de)
-sana göstermeni söylüyorum, bu şekilde hiç ilerleyemeyiz..
+hastalanıp da uyumakla uyuyamamak arasında kaldığımda musluktan periyodik olarak damlayan su sesi çınlar kulaklarımda, senin de olur mu hiç? hayalimde dahi kalkıp kontrol edecek gücüm olmaz.. garip bir kayboluşun içinde sabaha kadar kıvranırım..
-hayır hiç olmaz bana.. cevabımı ne zaman alıcam?
+onu bilmem de şimdi şeftali olsaydı.. şeftali tropik bir meyve bence, gerçekten :)
-bunun hiçbir yanı komik değil..
+bazen gülmekten ölecek gibi oluyorum, yüzüm öyle kasılıp kalacakmış gibi, felç türevi gibi gibi..
-BANA NERENİN ACIDIĞINI SÖYLE.
+bazen herşeyi ama istediğim herşeyi yapabilirim gibi geliyor. istisnasız..
-BANA NERENİN ACIDIĞINI SÖYLE.
+neremin acıdığını biliyor olsaydım, şu an beni tanımıyor olacaktın.
-bana nerenin acıdığını söyle.
+acıyorum, acıyan bütün bedenimle sana acıyorum.